İsrail Bölgesel Dış Politika Enstitüsü’nde (Mitvim) dış politika analisti olan Yonatan Touval, İsrail’in İran’ın müttefiki Hizbullah’ın üst düzey yetkililerine yönelik benzeri görülmemiş saldırılarını değerlendirdi. Touval, şunları söyledi: “Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın öldürülmesi, Biden yönetiminin ateşkes çabalarını zorlaştırıyor. ABD’nin ateşkese ulaşmak için yeni bir strateji geliştirmesi ve daha fazla siyasi baskı uygulaması gerekecek. Ateşkes görüşmeleri sırasında gerçekleştirilen saldırının, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ABD’yi İran’ın nükleer tesislerini hedef alacak bölgesel bir savaşa sürükleme girişimini yansıttığı yönünde Beyaz Saray yönetimi arasında endişeler artıyor. “Hizbullah’ın bu şekilde zayıflaması İsrail’e bölgedeki çatışmaları sona erdirme fırsatı sunuyor” dedi.
MİSİLLEME BEKLENTİ
Touval ayrıca şunları söyledi: “İsrail, Hizbullah’tan önceki füze saldırılarından daha büyük ölçekte misilleme beklemelidir. Bu misilleme, kuzey ve orta İsrail’e yönelik yoğun roket saldırılarıyla veya Yemen’deki Husilerin, Suriye ve Irak’taki Şii milislerin katılımıyla gelebilir. “İsraillilere ve yurtdışındaki Yahudi topluluklarına yönelik potansiyel saldırılara ilişkin endişeler de var” yorumunu yaptı.
“FÜZENİN HEDEFİ BEYRUT”
İsrail bombardımanı altında Beyrut’un güneyinde yaşayan Muhammed Huder, Cumhuriyet’e sivillerin durumunu anlattı. Dahiye banliyösünün güneyindeki Şuveyfet semtinde yaşayan 28 yaşındaki Huder, önceki gece yaşadığı bölgenin İsrail füzelerinin hedefi olduğunu söyledi. Tüm Lübnan’ın 2006 savaşındakinden daha ağır bombardımanlara maruz kaldığını öne süren Huder, şunları söyledi: “Beyrut’ta güvenli bir yer yok. İsrail de ana yollara vuruyor, insanlar sokağa çıkamıyor. Sadece temel ihtiyaçlarımız için sabahları dışarı çıkabiliyoruz” dedi.