Fransız yönetmen Jeunet, Amélie’nin ana hikayesini 6 dakikalık kısa bir filmle gözler önüne sererek sinemanın en büyük sürprizlerinden birini ortaya koydu.
22 yıl sonra yönetmen Jean-Pierre Jeunet ünlü Fransız karakter Amélie Poulain’in gerçek kimliğini ortaya çıkardı: Amélie bir KGB ajanıydı.
Jeunet imzalı Le Fabuleux Destin d’Amélie Poulain (Amélie Poulain’s Fairytale Fate), kısaca Amélie, Türkiye dahil tüm dünyada büyük ilgi gördü ve zamanla sinemanın kült filmleri arasında yerini buldu.
Paris sokaklarında geçen film, iyi kalpli genç bir garson olan Amélie’nin hayatına bir bakış sunuyor. Ancak filmin yönetmeni Jean-Pierre Jeunet, yaklaşık çeyrek asır sonra Amélie’nin aslında sandığımız gibi “masum bir karakter olmadığını” ortaya çıkardı.
Fransız yönetmen Jeunet, Amélie’nin ana hikayesini 6 dakikalık kısa bir filmle gözler önüne sererek sinemanın en büyük sürprizlerinden birini ortaya koydu.
“La véritable histoire d’Amélie Poulain” (Amélie Poulain’in Gerçek Hikayesi) adlı kısa filmine göre, Amélie aslında Sovyetler Birliği’nin gizli servisi KGB (Devlet Güvenlik Komitesi) tarafından işe alınmış bir casustu.
Kısa film, Jeunet’nin sırrı açıklama zamanı hakkında konuşmasıyla başlar. Fransız aktris Audrey Tautou’nun canlandırdığı Amélie’nin casusluk teknikleri ve siyanürlü krem brulee hazırlamak gibi “aldatıcı” planları, filmden ikonik sahnelerin yardımıyla deşifre ediliyor.
Jeunet’in yeni kısa filmi, film yapım sürecinde kurgunun önemini ve yeni bir senaryo için çekimlerin nasıl yeniden düzenlenebileceğini vurguluyor.
Yıllar sonra casusluk hikayelerini anlatmasına rağmen, Jeunet aslında beyaz perdede “gizli” bir yönetmen olarak biliniyor.
Jeunet, 2004’te yine Tautou’nun oynadığı Un long dimanche de fiançailles’i (Un long dimanche de fiançailles) ve 2009’da komedi Micmacs’ı yönetti.
2013 yılında Amerikalı yazar Reif Larsen’in “TS Spivet’in Seçilmiş Yapıtları” adlı kitabından uyarlanan film beğeni toplamış ancak izleyici çekmeyi başaramamış ve yönetmen gelecekteki projeleri için yatırım bulmakta zorlanmıştır.
Yeni kısa film, yönetmeni için de Amélie Poulain’in ne kadar özel bir karakter olduğunu gösteriyor. Ne olursa olsun, Amélie’nin iri kahverengi gözlerine bir daha asla eskisi gibi bakamayacaksınız!
