Bakan Fidan canlı yayında duyurdu! Esad, Doha’daki toplantının ardından gitti… “Aradılar ve o akşam gitti.”

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, NTV’deki canlı yayında dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Suriye’de Esad rejiminin yıkılmasıyla sonuçlanan süreci değerlendiren Bakan Fidan, İran ve Rusya ile yapılan müzakerelere dikkat çekti.

“ONLARI ARADILAR VE ESAD O AKŞAM GİTTİ”

Bakan Fidan, şöyle konuştu: “Ruslarla ve İranlılarla yaptığımız görüşmeler o haftanın özeti. Şimdi anladılar. İran Dışişleri Bakanı geldi, ardından Doha’da İran ve Ruslarla görüştük, bazı konuları konuştuk. Bir noktadan sonra , onlar da aradılar ve o akşam Esad “Gitti” dedi.

5221

Bakan Fidan’ın açıklamalarından dikkat çeken noktalar şöyle:

“Ben başından beri sürecin içindeydim. 2011’de iç savaş başladı. Suriye, iç huzursuzluğun zirveye ulaştığı bir dönemden geçti. Çünkü bu iç savaş yanı başımızdaydı. Bu krizi ilk günden bu yana yakından düşünmediğim tek bir iş günü olmadı.

“TERÖRLE MÜCADELEDE CİDDİ OPERASYONLAR GERÇEKLEŞTİRDİK”

Sorundan önce bile Suriye halkının iyiliğini istiyorduk. Zaman zaman çok karamsar anlarımız oldu. Halep’in düşmesi ve İdlib’e çekilmemiz. Terörle mücadelede ciddi operasyonlar gerçekleştirdik. Fırat’ın Kalkanı, Barışın Kaynağı, Zeytin Dalı. Türkiye bu süreçte terörle mücadele konusunda elinden geleni yaptı.

“SM’İN HAKİM OLDUĞU BÖLGELERDE 5 MİLYON İNSAN YAŞADI”

Suriye’deki iç savaş nedeniyle milyonlarca insanı ağırladık, bu sayı artabilir. SMO’nun hakim olduğu bölgelerde 5 milyon insan yaşıyordu. Eğer bu olmasaydı milyonlarca insan Türkiye’ye gelecekti. Türk halkı onu sabırla karşıladı ama bu yük daha da artabilirdi.

“SORUNUMUZ İSTİKRARLI BİR ÜLKE YARATMAKTI”

Rejimin gücü tükeniyordu. Anlamak istemediğimiz ama üzerinde ısrarla durduğumuz konu şuydu: Halkının temel ihtiyaçlarını karşılayamıyordu ve rejim bu konuda başlatılan süreçlere sırt çevirmişti. Bizim derdimiz Esad’ın gitmesi değil, bizim derdimiz istikrarlı bir ülkenin ortaya çıkmasıydı. Bunu Rusya ve İran ile devam eden süreçte de ifade ettik. Cumhurbaşkanımız yukarıdan elini uzattı ve “Bu krizi çözelim” dedi. Bu konu hakkında hiç konuşmak istemediler. Türkiye herhangi bir şart koymadı. Türkiye’nin şartı milyonlarca insanı ağırlamak, evlerini onlara geri vermektir. Ancak rejim kendi halkını düşman olarak gördüğü için buna yaklaşamadı. Rejim yalnız değildi, Rusya ve İran’ın etkisi altındaydı.

“BİZİM İÇİN ÇOK YOĞUN BİR ÇALIŞMA BAŞLIYOR”

4 milyon nüfusa hizmet etme imkanı buldular. Muhalefet, halkın ihtiyaçlarını karşılamanın temel yükümlülüğünün bilincinde ve İblid’de sunulan hizmetleri tüm ülkeye yaymanın yollarını arıyor. Öncelikle ülkenin bütünlüğünü garanti altına almamız gerekiyor, bizim için çok yoğun bir iş başlıyor.

“ONU ŞAM YÖNETİMİNE GETİRİYORUZ”

Terörün olmadığı bir Suriye istiyoruz, azınlıkların ayrımcılığa uğramadığı bir Suriye istiyoruz. Kimyasal silahı olmayan, bölge ülkelerini tehdit etmeyen bir ülke istiyoruz. Şu anda Şam yönetimine aktarıyoruz. “Yıllardır sizi destekleyen ülkenin sizden beklediği de budur.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir